Ne kadar kaynak (para) varsa o kadar AR-GE var ^^ Parası olanlar da var ama onlarda da "araştırma ruhu" yok
Şimdi şu da var; "AR-GE" denilen şeyin gelişmesi için, biraz da popüleritesinin olması lazım. Yani bunu yapan adamın sırtı pek, karnı tok olması, bunu yaptıran adamın da bundan birşeyler elde edeceğini bilmesi lazım.. Hem yapan hem de yaptıran (parası olan) kazanırsa, gelişir bu olay..
Geçen ziyaret ettiğim firmalardan bir tanesi anlatıyor işte şöyle cihaz yaptık, böyle geliştirdik, şu kadar harcadık vs. diye. Bakıyorsun gerçekten, adamlar emek harcayıp somut ürünler meydana getirmişler, gayet güzel. Ama adama kime, kaça satacaksın vs. diye sorduğumda ise, anlattıklarının 4'te birini bile söyleyemiyor.. Eee ne olacak şimdi??
Yani olayı sadece araştırma, bilim boyutunda ele almamak lazım. Yaptığın bilimin, araştırmanın, emeğinin karşılığını alıp, meyvelerini yiyebilmelisin ki yaptığın işe devam edebilesin.. Günümüz ekonomik şartlarını değerlendirdiğimizde bir de üstüne yukardaki "ruh eksikliğini" katarsak bu işle uğraşanların çoğu bir yerlerde mutlaka tıkanıyor veya zorlanıyor.. O yüzden kazanç kaygısı gütmeyen devlet veya kamu personelinin bu konuda üstüne düşeni yapması, gerekli şekilde yönlendirmesi, yol göstermesi lazım diyorum...
Enderege'nin dediği gibi, şu an tek bir parametre var o da "para kazanma".. Ama bu tek kaygıyla teknoloji üretmeniz de mümkün değil. O zaman biraz paraya kıyıp dışardan teknolojiyi, malı vs.'yi alıp, kendi ülkenizde "ticaretinize" bakıyorsunuz..
Gene kendimden örnek vereyim.. Ben laboratuvarda çalışıyorum. İşim test yapıp, raporlandırıp, teknik olarak da danışmanlık vermek. Kullandığım birçok cihaz, yaptığım birçok test var. Ve dediğim gibi bu işi yaparken kazanç kaygım yok.. Pekii, bu ne demek?? Bu şu demek, ben bir testte doğru sonucu almak dolayısıyla karşımdaki adama düzgün bilgi vermek için, o testi "1'den fazla" tekrarlama lüksüne sahibim. Teknik anlamda çözmem gereken bir sorun varsa, otururum günlerce araştırırım, öğrenmeye çalışırım çünkü zaman veya para "kaygım" yoktur. Ayrıca benim elektriğim, sarf malzemelerim, kullandığım gazım vs. "devletten" geliyor. Ama ben şu anki çalışma prensibimle "özel sektörde" varolamam yani para kazanamam. Benim özel sektörde bu işi yapabilmem için ya birilerinin masraflarımı ödemesi veya benim her yaptığım test için 3-4 katı ücret alıp, yaptığım test başına masraflarımı da minimuma indirmem lazım. Ben 3-4 kat ücret alırsam veya yaptığım teste yeterli zaman ayıramazsam, AR-GE'yi yapacak adam (yani işletmeci) benim laboratuvarıma uğramaz, aldığı malzemenin doğruluğunu kontrol etmez veya yeni teknoloji üretmek için benimle birlikte çalışmaz (Gider hazır alır)
Neyse ben bu konuda biraz dertliyim aslında.. Ama çok da karamsar olmaya gerek yok.. Çünkü sonuç veya süreç ne olursa olsun, bazı şeyler için ne kadar uzun yolumuz olsa da ülke olarak bilim, teknoloji anlamında ilerlediğimizi düşünüyorum..