Pek şiir sayılmaz, daha çok düz yazı gibi ama paylaşmak istedim
Beklemeli mi? Unutmalı mı?
İnsan bazen ne yapacağını bilemez, bir umut bekler sevdiğini. Bir kelebeği sever mesela, hayranlıkla seyreder. Bir gün yanına gitmeyi dener, beraber uçmak istercesine, ama anlar ki, uçamaz o tırtıl acizliğiyle. Yetişemez kelebeğe sürüngen hayatıyla, yolunu gözler olduğu yerden, uçuşunu seyre dalmak için. Beraber uçarlar düşlerinde, ancak düşlerinde... Yanaşamaz korkudan, belli edemez sevgisini, ne yapacağını bilemez. Onun geldiği yerde yoktur böyle şeyler, yabancıdır. Çiçekler açmaz, kelebekler uçmaz onun memleketinde. Öylesine çorak, öylesine kimsesizdir dünyası. Ama en ıssız yerlerde açan zambak çiçeği misali filizlenir yüreğinde, renk katar dünyasına. Ağaçlar çiçek açar, kuşlar şarkı söyler olur ansızın. Ama çoraktır ya memleketi, nehirler akmaz ki soğuk sular versin, bulutlar geçmez ki yağmurlar göndersin. Peki bu garibim şimdi neylesin? Bir fırtına kopar yüreğinde, yağmurlar yağar göz pınarlarından ama nafile. Soldu çiçeği, göçtü kelebeği, artık ne yapsa çaresiz.
Sorsan, "yoruldum" der bizim tırtıl, "hep aynı şarkıyı dinlemekten yoruldum.". Ve devam eder yine aynı ihtirasla, "oysa ben şarkı söylemek isterken, tükendim ümit edip beklerken." diye söylenir kendi kendine, bir Nâzım Hikmet şiirinden ilham alırcasına.
Peki ne yapmalı?..
Bir umut kırıntısına tutunurcasına beklemeli mi, olmayacağını bildiği çocuksu bir hayalin peşinde? Yoksa, unutmalı mı, unutamayacağını bile bile, umarsız bir düşle?..
Kolay değildir bir anda vazgeçip gitmek. Bir umut ateşi yakar içini, yine de beklersin. Pervane'nin mum alevine olan sevdası gibi, yanacağını bile bile beklersin. Ama sevmek de yorulur derler ya; yorulur yürek bu bekleyişte. Sevdiğin, güneş gibi parlarken semalarında, sen suya hasret bir çiçek gibi beklersin onu. Işığına aldanırsın, köklerin kururken çorak topraklarda. Ama kabahat çiçektedir aslında; yağmura sevdalanmak varken güneşi seçtiği için, imkansızı seçtiği için...
Sonrası?.. sonrası yok, meçhul bir karanlık. Sonbaharda kışı bekler gibi beklersin sevdiğini, yaprak dökümün gelir, ve kopan yapraklar gibi sessizce solarsın. Ama kim bilir, sevdiğin nerededir, hangi iklimde baharı yaşıyordur senden habersiz...
~ Ufuk Köse